Bir GSM değiştirme öyküsü

Turkcell’in kurumsal müşterisiydik ve yaklaşık 25-30 adet hat kullanıyorduk. Sürekli yurt dışında da kullanılan hatlardı. Toplam ödediğimiz fatura miktarları ciddi meblağlar tutuyordu. Özel müşteri danışmanımız da birkaç yıldır bizimle yakından ilgilenmeyi bırakmıştı sanırım. Birkaç kez aramamıza rağmen de geri dönüş olmadı.

Onların yapması gerek şeyi ben yaptım ve oturdum yıllık ödediğimiz fatura miktarını hesapladım. Bunun sonucunda da diğer GSM operatörleri ile görüşmeye başladık. Turkcell’e de onlardan ayrılmak istediğimizi belirtince hiçbir bilgi vermeden sadece hatlara ait son ödeme tarihlerini bildirdiler. Vodafone ile anlaşmamızı yaptık.
İki hafta sonra şirkete bir fatura geldi. 3.500-4.000 TL civarıydı. Biz bir kampanyaya dahil olmuşuz ve 24 ayın bitmesine 1-2 ay kalmış. Biz 24 ayın bitmesini beklemeden ayrıldığımız için ceza ödemek durumundaymışız.
“Peki ben sizi Turkcell’den ayrılmak için aradığımda neden bunu bana bildirmediniz?” diye sordum. Cevap alamadım. Halbuki iyi tasarlanmış bir ekranları olsaydı ve bu bilgi ekranda yer alsaydı, süreçleri daha iyi yönetebilselerdi, beni uyarabilirlerdi. Hatta bu bizi kazanmaları için son fırsatları olabilirdi. O 1-2 ay içinde de müşteri danışmanımız bizim kullanım alışkanlıklarımızı analiz edip, bize uygun tekliflerle bizi ziyaret edip bizi tekrar kazanabilirlerdi. Fakat bunu yapmadılar.
Ceza kesildikten sonra bizi arayıp, “bize geri dönerseniz cezanız ortadan kalkar” gibi şantaj yaparcasına anti profesyonel bir yöntem izlediler. Hatta şirketi ziyaret edip “sizin kullandığınız tarifeler aslında size hiç uygun değil, yeni tarifeler var size çok daha uygun” dediler.
Vodafone cezanın büyük bölümünü üstlendi ve ödedi. Şu anda aylık 30 hat için ödediğimiz toplam fatura tutarı, Turkcell‘de aylık ödediğimiz 3 hattın fatura tutarına denk geliyor. Bunun yanında müşteri danışmanımız aradığımızda bizi tanıyor. Sık sık bizi bilgilendiriyor. Taahhütnamelerimizi yeri gelince hatırlatıyor vs.
Turkcell‘de alt yapı müşteri odaklı çalışıyor olsaydı muhtemelen hala Turkcellmüşterisi olacaktık. Süreçleri iyileştirebilseydi, ekranını iyi tasarlayabilseydi, taahhütnamemizi bize hatırlatmış olsaydı, o süre zarfında bizi geri kazanabilme ihtimali olurdu.
;-)
Veri ambarı ve ekran tasarımları hakkındaki ödevin içinde gelen bir örnekti.
Derslerde alt yapı müşteri odaklı olmazsa, üst yapı kesinlikle müşteri odaklı olamaz diye yüzlerce kere söyledim, blogda onlarca kez yazdım.
Önce alt yapı…  Müşteri kazanımı, sadakat, geri kazanma projeleri…  ancak sağlam temel üzerine bastıktan sonra…
:-)

Comments

Popular posts from this blog

Oracle Fusion : SQL Query to Retrieve Shopping Category Hierarcy

Automatic Generation of Charge Account in Requisition Import

How to compile Oracle EBS Forms on Windows server?